Yaşam

40 Yıldır İktidarda Kalan “Afrika’nın Kralı” Acımasız Diktatör Muammer Kaddafi Kimdir?

Muammer Kaddafi 40 yıl iktidarda kalan bir diktatördü. Yüksek topuklu takım elbisesinden ilginç kostümlerine kadar farklı bir kişilikti. Peki kimdi bu Kaddafi?

Kaynak:https://www.biography.com/politik-f…

Muammer Kaddafi, 7 Haziran 1942’de Libya’nın Sirte kentinde doğdu. Kaddafi adlı bir aşiretin mensubu olarak Libya çölünde bir Bedevi çadırında büyüdü.

Doğduğu sırada Libya bir İtalyan kolonisiydi. 1951’de Libya, Batılı müttefiki Kral İdris yönetiminde bağımsızlığını kazandı. Kaddafi, Arap Bağımsızlık Oryantasyonundan etkilendi ve Mısır kralı Cemal Abdül Nasır örneğini izledi.

1961’de Kaddafi, Bingazi şehrinde askeri koleje girdi ve İngiltere’de 4 ay askeri eğitim aldı.

Daha sonra Kaddafi askeri saflarda hızla yükseldi ve kral İdris Grew’e karşı memnuniyetsizliği arttıkça, hükümdarı devirmek için bir komploya katıldı.

1969’da Kral İdris Grew yönetimi devrildi ve Kaddafi, Devrim Komuta Kurulu başkanlığına seçildi.

Kaddafi henüz 27 yaşında Libya’nın yeni hükümdarı olmuştu. Kaddafi’nin ilk işi Amerikan ve İngiliz Askeri Üslerini kapatmak oldu. Daha sonra petrol şirketlerinden kârlarının çoğunu Libya ile paylaşmalarını istedi.

1970 yılında kalan İtalyanları ve Yahudileri Libya’dan gönderdi. Arap Milliyetçiliği ile Batı Emperyalizmi arasındaki savaşın da önde gelen sesiydi.

Bütün bunların sonucunda Kaddafi’nin güvendiği insan sayısı azalıyordu. Aynı zamanda Libya’yı batıdan Afrika ve Orta Doğu’ya yöneltti. Libya ordusunu Mısır ve Sudan da dahil olmak üzere birçok dış çatışmaya dahil etti.

Kaddafi tüm bunlarla Libya’yı güçlendirdiğini iddia etse de aslında kendisi ve çevresindekiler zenginleşiyor, halk ise fakirleşiyordu.

Tüm tanıdıkları ve akrabaları güçlü konumlarda iken, diğerleri yoksulluk içindeydi. Aslında çevresindeki herkes petrol sayesinde büyük bir servet bulmuştu. İktidarına karşı çıkanları idam ettirerek olası bir darbe ihtimalini ortadan kaldırdı.

Kaddafi’nin yönetimi gerçekten ilginçti. Kendisi garip kostümler giydi ve kendisini Afrika’nın hükümdarı olarak adlandırdı.

Kaddafi’nin sadece topuklu ayakkabı giyen bir kadın koruma grubu vardı. Kaddafi’nin de haremi vardı! Bunlar yetmezmiş gibi, Kaddafi Batı’daki birçok muhalif örgütü destekliyor ve birçok terör hareketine para kazandırıyordu.

1990’lara gelindiğinde Kaddafi ile Batı arasındaki ilişkiler gelişmeye başladı.

Kaddafi, başlangıçta nefret ettiği Batı medeniyetiyle birlikte çalışmaya başlamıştı. Özellikle Londra’nın yüksek seçkinleriyle ilişkilendirildi. Bu, Batı için petrole giden bir yol olarak görüldü ve kısa süre sonra Kaddafi, Batı ile yaptığı anlaşmalar sayesinde daha da zengin oldu.

2011 yılına gelindiğinde Kaddafi’nin sonunu getiren Arap Baharı’nın başlangıcı sanki başlangıç ​​gibi görünüyordu.

Ocak 2011’de Tunus devrimi diktatör Zeynel Abidin Bin Ali’yi devirdi ve Arap Baharı başladı. Kısa sürede tüm Afrika’ya yayılan haber, Libya direniş güçlerine büyük moral oldu.

Şubat 2011’in sonlarında, muhalefet güçleri Ulusal Geçiş Konseyi adlı bir yönetim organı kurmuş ve ülkenin büyük bölümünün kontrolünü ele geçirmişti.

20 Ekim 2011’de Libyalı yetkililer, Kaddafi’nin memleketi Libya’nın Sirte kentinde öldüğünü duyurdu. Hatta Kaddafi’nin kanlı cesedinin sürüklendiği bir video internette yayınlandı.

Kaddafi’den sonra Libya’da kaos başladı. Bu sonsuz kaosun sonucu olarak milyonlar öldü ve ülke bir dizi süreksiz başbakan gördü.

Kaddafi hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda belirtmeyi unutmayınız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu